Türk Ceza Kanunu’nun 29. Maddesi kapsamında hâksiz tahrik konusu tanımlanmıştır. Bu doğrultu da hâksiz tahrik ne demektir? Sorusu yanıtlanmalıdır. Haksız tahrik, haksız bir biçimde gerçekleştirilen bir eylemin kişinin kendisinde meydana getirdiği hiddet ve şiddetli bir duygu durumunun etkisi altında suç fiilini işlemesi durumunda ceza sorumluluğunu aza indiren bir nedendir. TCK 29 maddesine göre, tahrik altında olan bu kişinin kusur niteliğinde bir azalma söz konusudur.
Tck 29/1
Haksız tahrik konusunun ana koşulu, kişinin kendisine yapılan haksız bir fiilin yarattığı olumsuz duygu durumları nedeniyle suç fiiline yönelmiş olmasıdır. TCK 29 maddesi, psikolojik durumları ele almıştır. Kanun koyucu tarafından maddede geçen hiddetlenme ve hissedilen elemden psikolojik deyimiyle hareketsizliğe yöneltici ruh durumudur.
Söz konusu maddeye hiddet ve şiddetli elemin haksız bir fiil sonucu ortaya çıkmasının gerektiği koşulunun eklenmesinin sebebi, ülkemizde özellikle töre cinayetlerinde bu haksız tahrik indiriminin yanlış kullanımının önüne geçilmesini sağlamaktır. Bu düzenleme sayesinde başka bir suçun mağduru olan bir kimseye karşı işlenecek bir suç fiilinden dolayı suçlu haksız tahrik indiriminden faydalanamayacaktır. TCK 29 maddesinin düzenlenmesinde 765 sayılı Trük Ceza Kanunu’ndaki adi ve ağır tahrik ayrımı kaldırılmıştır. Tahrik durumunda hükmedilecek ceza açısından aşağı ve yukarı sınırlar kabul edilmek şartıyla olaya göre uygulamada takdir olanağı tanınması hedeflenmiştir. Tahrikin ağırlık derecesine göre, hâkim sunulacak indirimi saptayabilmektedir. Fakat söz konusu indirimi verebilmesi için haksız fiilin hiddet ya da şiddetli bir elem etkisine neden olabilecek ağırlık derecesinde olması gerekmektedir. Buna göre böyle bir etkiye sebep olmayan
Tck 29 Maddesi
Haksız tahrikin geçerli olması için faile yöneltilen harici bir fiilin neden olduğu haksız bir eylemin olması mutlaka aranmaktadır. Haksız tahriki oluşturan davranış bazı özelliklere sahip olmalıdır. Bu özellikler; nesnel bir şekilde olan ihmali veya icrai bir davranış, haksız davranışın gerçek bir kişiden kaynaklanmış olması ve davranışın iradi bir eylem olması. Kanunda yasal düzenlemede tahrik eden davranışın niteliği hususunda bir açıklama mevcut değildir. İlgili yasal düzenleme yalnızca haksız davranışın var oluşunu belirtmekte ve eylemin haksız bir şekilde olmasını şart olarak aramaktadır. Haksız davranışlar için kişi üzerinde cebir (yaralama vb), kaba hareketler, tehdit, üstü kapalı ifadeler, işaretler, mecazi yazılar, alaycı ifadeler ve alaycı gülüşler, sırların ifşası, küçümseme, haksız rekabet, trafik kurallarına riayetsizlik, hayvanlara fena muamele gibi eylemler örnek gösterilebilir.
Hukukumuzun TCK 29 maddesi kapsamında tahrik oluşturan durumların neler olduğu konusunda net ifadeler hüküm altına alınmamış, tahrike sebep olan eylemlerin neler olduğu açık bir şekilde belirtilmemiştir. Bu sebeple, somut bir olayda tahrik edildiğini savunan bir kişinin hali, ilgili taraflar arasındaki ilişkinin niteliği, şekli, olayın meydana geldiği zaman ve olayın yeri durumlarına göre, fiilin gerçekten tahrik edici olup olmadığı birlikte değerlendirilmelidir.
İlginizi çekebilir: Terörle Mücadele Kanunu
Küçükokka Hukuk Bürosu kurulduğu andan bu yana Ceza Hukuku, Aile Hukuku, Uluslararası Hukuk, Tazminat Hukuku, İş Hukuku, İcra İflas Hukuku, Gayrimenkul Hukuku ve Tüketici Hukuku başta olmak üzere hukukun her alanında hizmet vermekte olup, seçkin şahıs ve şirketleri temsil etmektedir.