Menfi Tespit Davası

İcra İflas Kanunu kapsamında ele alınan Menfi Tespit Davası borçlu tarafından açılabilen bir davadır. Bu dava ile borçlu borcu olmadığını ispat etmek ister. İcra takibi açıldıktan sonra da açılabilen bir dava türü olması genel özellikleri arasında yer alırken borçlu bu dava ile hakkındaki icra takibini iptal ettirebilir. İcra takibi sırasında ya da takipten önce de açılabilen bir davadır. Borçlu olan taraf aleyhinde bir icra takibine yönelik oluşabilecek endişe, bu tür davaların açılma gerekçesi olurken bu endişenin yasal bir dayanağı bulunmalıdır. Alacaklı elinde bulunan borçlu aleyhindeki belgeler bu tür yasal dayanaklar arasında yer alır.  Borçlu ile alacaklı arasında vuku bulan hukuki ilişki bu tür davaların konusunu teşkil ederken bu ilişki sonucunda bir icra takibi yapılma ihtimalinin varlığından söz edilebilmelidir. İcra takibi işlemleri içinse alacaklının elinde borçluya ait senet, bono gibi belgeler olmalıdır. İcra takibi borçlusunun borcunu ödemeden önce borcu olmadığını iddia ettiğinde açtığı bu dava icra takibi öncesi veya takip sırasında açılabilir. Tespit davası olarak adlandırılan durum bir hukuki ilişkinin var ya da yok olduğunun ispatlanması için yapılır. Hukuki bir süreç olan bu aşamada hukuki ilişkiden doğan bir hakkın varlığı ya da yokluğu dikkate alınır. Dava açıldıktan sonra verilecek olan kararın kesin tespit niteliği taşıdığı görülmektedir.

Menfi Tespit Davası Yetkili Mahkeme

Menfi tespit davasını açacak olan borçlu, alacaklı ile arasındaki hukuki ilişki doğuran alacak ilişkisine yönelik belgelerle ilgili birtakım taleplerini ileri sürebilir. Bunlar arasında; senedin hükümsüz olduğu, vadesi gelmediği, bonodaki imzanın kendisine ait olmadığı gibi birçok konu olabilir. Menfi Tespit Davası açan borçlu için alacaklının icra takibine girişmesi mümkün olabilir. Davanın açılmış olması icra takibini durdurmak için yeterli bulunmayan bir nedendir. Bu durumda da mahkemenin verebileceği kararlardan biri ihtiyati tedbir kararıdır. İhtiyati tedbir kararı olarak adlandırılan durum ise alacağın yüzde on beşinden az olmamak kaydıyla teminat gösterilmesidir. Takdir yetkisini kanunlar hâkime bıraktığından bu kararın verilmesi hâkimin iradesinde olan bir konudur. Bu tür davaların icra takibinden sonra açılması da takip işleminin durdurulması için yeterli değildir. Bu tür davalara ilişkin önemli bir özellik borçlunun elinde ciddi bir belge olması gerektiğidir.  Menfi tespit davaları için kanun koyucunun bir zamanaşımı süresi düzenlemediği görülür.

Menfi Tespit Davası Şartları

Menfi Tespit Davası borçlu lehine sonlandığında icra takibi durur. Bu tür durumlarda borçlunun malları üzerinde bir haciz varsa haciz kalkar borçluya ait mallar satılmışsa da bedelleri borçlu olan kişiye iade edilir. Borçlu bu davayı kazandığı takdirde alacaklı aleyhinde tazminat davası açma hakkını da kazanır. Alacaklının kazandığı davalarda ise ihtiyati tedbir kararı alındıysa bu kalkar ve alacaklı alacağını borçludan tazmin eder. Bu davaların açılacağı mahkemeler davanın içeriğine göre belirlenirken Sulh Hukuk Mahkemesi ve Asliye Hukuk Mahkemesi başvurulması gereken mahkemeler olabilmektedir. Tespit davaları söz konusu olduğunda iki türden söz etmek gerekirken bunlardan biri menfi tespit davası diğeri de müspet tespit davasıdır. Menfi olarak adlandırılan tespit davalarının borçlunun borcunu ödemeden önce bir borcu olmadığına ilişkin olarak hukuki yoldan bunu tespit ettirmek istediğinde açacağı davadır. Takibe uğramış ya da böyle bir ihtimal doğmuşsa borçlu olan taraf borcu olmadığını ispat etmek istediğinde bu davayı açar. Borçlunun amacı icra takibi başladıysa bunu durdurmaktır. Borçlu borcunu ödemeden önce borcu olmadığını ispat etmek istediğinde menfi tespit davası açar.

Yorum yapın

İletişim Bilgileri

Akabe Mah. Yeniceler Cad. My Office A2 Giriş No: 408 Karatay/KONYA

Call Now Button
mersin avukat mersin avukat adana avukat Avukat Hakan mert izmir avukat libertas hukuk konya avukat istanbul avukat Eskişehir boşanma avukatı