4857 Sayılı İş Kanunu’na göre işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı bir nedene dayanmadan feshedilmesi işçi için doğrudan işe dönmeyle sonuçlanmayacak bir sürecin başlangıcıdır. Öncelikle iş güvencesinden faydalanan işçi, sözleşmesinin haklı olmayan bir nedenle feshedildiğini düşünen işçi işe iade davası açarak işe dönme sürecini başlatmış olacaktır.
İŞE İADE DAVASI NEDİR?
İşe iade davası; iş güvencesinden faydalanan işçinin işinden haklı bir neden olmadan işine son verilmesi halinde, mümkünse aynı pozisyona, mümkün değilse eski işine en yakın şartlar altında tekrardan işe başlatılması talepli davadır. Mahkeme işe iade davasını kabul ederse işveren işçiyi işe başlatmak zorunda kalacaktır. Mahkemenin kararına rağmen, işçiyi işe başlatmayan işveren işçiye en az 4 aylık işe başlatmama tazminatı ve 4 aylık boşta geçen süre tazminatını ödemek zorunda kalacaktır.
İşe iade davasında hak kaybı yaşamamak için işçinin işten çıkartılması veya işten çıkartılacağına dair feshi ihbarının yapıldığı tarihten itibaren 1 ay içerisinde arabuluculuğa başvurulmak zorundadır. Arabuluculuk faaliyeti olumsuz sona ermişse, arabuluculuk faaliyeti içinde tutulan son tutanaktan itibaren 2 hafta içinde iş mahkemesine başvurulup işe iade davası açılmalıdır. Bu süreler gözetilmezse, dava hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddedilecektir. İş güvencesinden faydalanabilmek için iş yerinde en az 30 işçinin çalışıyor olması ve dava açmak isteyen işçinin en az 6 aydır aynı işverenin iş yeri veya aynı işverenin farklı iş yerlerinde geçen süreler dikkate alınır.
İş güvencesi kapsamında olmayan işyerlerinde işveren tarafından işçinin sözleşmesi fesih edilecekse işverenin bir sebep sunması bile gerekmez. Ancak işçi, iş güvencesi kapsamında yararlanıyor ise, işveren ancak haklı bir sebep sunarak iş sözleşmesini feshedebilecek ve sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin ispat yükü de işverene ait olacaktır.
İŞE İADE DAVASI ŞARTLARI NELERDİR?
İşe iade davasının esasa girilmeden reddedilmemesi için bazı şartlar aranacaktır. Bu şartlar şöyle sıralanabilir;
- Öncelikle işe iade davası açma hakkı sadece işçiye tanınmış bir haktır. İşveren bu davayı açamayacaktır.
- Sözleşmenin işveren tarafından yapılan feshinin haklı bir nedene dayanmaması gerekecektir.
- İşyerinde çalışan işçi sayısının en az 30 olması gerekecektir. Çalışan işçi sayısı hesabı yapılırken aynı işverenin aynı işkolundaki farklı işyerlerinde çalışan işçilerde hesaba katılacaktır. İşçi sayısı belirlenirken çırak ve stajyerler hesaba katılmayacaktır. Asıl işveren ve alt işveren durumunda ise asıl işveren ve alt işveren işçi sayıları ayrı ayrı toplanacaktır. Sırf İşçi sayısını az göstermek amacıyla alt işverenlik oluşturulmuşsa, alt işverenin yanında çalışan işçiler iş sözleşmelerinin başından beri asıl işverenin yanında çalışır kabul edilir ve 30 işçi sayısı hesaplanırken hesaba dâhil edilecektir.
- İşçinin işyerinde en az 6 aylık bir kıdemi olması gerekir. 6 aylık kıdem hesaplanırken işçinin, aynı işverenin farklı işyerlerinde çalıştığı süreler de hesaba katılacaktır. Ancak yer altı işçilerinde kıdem şartı aranmaz.
- İşçi ile işveren arasında yapılan sözleşmenin bir süreye tabi tutulmaması gerekecektir. Yani iş sözleşmesi belirsiz süreli olmalıdır. Belirli süreli sözleşme ile çalışan işçi, işe iade davası açamayacaktır.
- İşletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili ve yardımcıları ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri işyeri güvencesi kapsamından yararlanamayacakları için işe iade davası açma hakları olmayacaktır.
Kanun tarafından hangi durumların haksız fesih sayılacağı bu durumlarla sınırlı kalmamak kaydıyla sıralanmıştır. İş kanunu 18. Madde şöyle demektedir:
- Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak.
- İşyeri sendika temsilciliği yapmak.
- Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.
- Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş ve benzeri nedenler.
- 74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde işe gelmemek.
- Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.
İŞE İADE DAVASI NE ZAMAN AÇILMALIDIR?
İş sözleşmesi feshedilen işçi, sebepsiz fesih yapıldığı ya da sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabulucuya başvurmadan açılan davalar dava şartı yokluğundan reddedilmektedir. Arabuluculuk faaliyeti olumsuz sonuçlanmışsa son tutanaktan itibaren 2 hafta içerisinde mahkemeye başvurularak işe iade davası açılabilecektir. Süreler geçirilirse davanız yine usulden reddedilir. Hak kaybı yaşanılmaması için sürelere uyulması çok önemlidir ve bu bakımdan davanızı uzman bir avukat yardımıyla sürdürmeniz bu süreçte size yararlı olacaktır.
Küçükokka Hukuk Bürosu kurulduğu andan bu yana Ceza Hukuku, Aile Hukuku, Uluslararası Hukuk, Tazminat Hukuku, İş Hukuku, İcra İflas Hukuku, Gayrimenkul Hukuku ve Tüketici Hukuku başta olmak üzere hukukun her alanında hizmet vermekte olup, seçkin şahıs ve şirketleri temsil etmektedir.