İcra ve iflas hukuku kapsamında ele alınan bir konu olan İlamsız İcra para ve teminat alacaklarına yönelik olarak uygun görülen hukuki bir yoldur. Cebri icra yolu olarak da adlandırılan bu uygulama sırasında alacaklının elinde bir belge olması şartı aranmaz. İlamsız icranın başlatılabilmesi için borçluya icra dairesinden bir ödeme emri gönderilmesi gerekir. İcra dairesinin göndereceği bu ödeme emrine karşı borçlu için tanınan bir itiraz süresi vardır. İtiraz hakkı 7 gün içerisinde gerçekleştirilmek zorundadır. İtiraz hakkının tanınma nedeni borçlu olarak adlandırılan tarafın haksız bir duruma maruz kalmamasıdır. Kendisine tanınan süre içerisinde borcu olmadığına dair bir beyanda bulunması bu nedenle talep edilir. Borçlu olarak adlandırılan taraf bir itiraz yaptığı takdirde icra takibi durdurulur. Bu aşamadan sonra alacaklının yapması gereken işlemler olur.
İlamsız Takip
İcra takibi yapılırken uygulamada iki yönteme başvurulduğu görülür. Bunlar ilamsız icra takibi ve ilamlı icra takibidir. İlamsız İcra adı verilen uygulamada alacaklının elinde bir belge olması talep edilmez. İlamlı icrada İcra Mahkemesi kararlarına göre hareket edilirken ilamsız icrada mahkeme kararı gerekmemektedir. İcra Müdürlüğü bu tür işlemleri başlatan merci olurken haciz işlemi bu kurum tarafından gerçekleştirilir. İcra dairesi gönderdiği ödeme emrinde bazı bilgilere gereksinim duyar. Bu belge üzerinde yer alacak bilgiler arasında; alacaklı adresi ve kimlik verileri, borçlu adresi ve kimliğe ilişkin bilgiler, alacak miktarı, uygulanacak icra takibi yöntemi, varsa alacaklı vekiline ait imza bulunur. İcra dairesine başvuru sırasında bu bilgilerin eksiksiz ve tam olarak beyan edilmesi gerekirken hazırlanan tebligatta başvuru sırasında beyan edilen verilerden yararlanılır.
İlamsız İcra Takibi
İlamsız İcra, İcra daireleri aracılığı ile başlatılan bir işlemdir. Alacaklı olan taraf alacağını alabilmek adına resmî kurumlara talebini bildirir. Borçluya gönderilen ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edilmemesi durumunda ise takip işlemi başlatılır. Borçlunun itiraz süresi olarak tanınan 7 gün içerisinde borca itiraz etmesi durumunda ise icra takibi sonlanır. Bu aşamadan sonra alacaklı açısından farklı bir yol izlenmesi gerekir. İlamsız icraya ait önemli bir özellik İcra Dairesi’nin kesin yetkili sayılmamasıdır.
İlamsız Takipte Ödeme Emri
İlamsız İcra söz konusu olduğunda alacaklıya ait borcun bir para ya da teminat olması gerekir. Takip talebi oluşturulacağı zaman alacaklı ve varsa kanuni temsilcisinin kimlik bilgilerinin yanı sıra ödeme yapılması istenen hesap numarasına yer verilir. Bunun yanı sıra borçlunun bilgilerine de aynı şekilde yer verilmesi zorunludur. Başvuru belgesinde borcun hangi sebeple oluştuğu ya da bir senet varsa senedin kendisi de yer almalıdır. Borçlu ödeme emrine itiraz etmediği takdirde takip kesinleşir ve alacaklı borçlunun malvarlığına haciz işlemini başlatabilme hakkına sahip olur. Bu durumda da icra dairesine başvuru süreci gerçekleştirilir.
İlamsız Takip Ne Demek ?
Alacaklı bir takip talebi oluşturduğu takdirde icra dairesi aracılığı ile bu işlemin yürürlüğe konması icap eder. İcra memurunun bu işlemleri üç günlük süre içerisinde yapması gerekli olurken bu belge borçluya tebliğ edilir. Borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin bir itiraz süresine sahip olduğu görülürken 7 günlük itiraz süresinde başvuru yapılmadığı takdirde işlem yürürlüğe konur. İlamsız İcra uygulamasında borçlu, bu süreyi geçirmesi durumunda da itiraz hakkına sahip olurken mazeretini belgelemek zorundadır. İtiraz işlemi takibin durması için yeterli olurken alacaklı bu durumda İcra Mahkemesi’ne dava açmak zorundadır. Bu dava itirazın kaldırılması yönünde olurken genel mahkemelere dava açılacaksa bu durumda da itirazın iptali davası olacaktır.
Küçükokka Hukuk Bürosu kurulduğu andan bu yana Ceza Hukuku, Aile Hukuku, Uluslararası Hukuk, Tazminat Hukuku, İş Hukuku, İcra İflas Hukuku, Gayrimenkul Hukuku ve Tüketici Hukuku başta olmak üzere hukukun her alanında hizmet vermekte olup, seçkin şahıs ve şirketleri temsil etmektedir.